PDF Kitaplar sayfamız "Çizgi Söğüt Gölgesi-İçimizi Isıtanlar" PDF kitabı ve sesli anlatımları ile yenilendi.

İçimizi Isıtanlar

Eğitimli insanlar topluma borçludurlar. Bir işin nasıl yapılabileceğini biliyorken bir başkasının yapamadığını görüp susmaları kendilerini yetiştiren o topluma ihanettir.

Çizgi Market

Genç Mühendisler: "Ben de Sonunda Bilgisayarcı Oldum" adlı kitabımı ücretsiz isteyebilirsiniz.

Blog İstatistikleri

  • 145.922 Ziyaretçi

Samimi misiniz?

Tam 8 aydır Bilgisayar Mimarisi eğitimi araştırması yapıyorum. Türkiye’de İstanbul Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve birçok daha farklı üniversitenin müfredat, e-learning sitelerini inceledim ve bu kurumlardan 110 farklı öğretim görevlisi ile konuştum. Binlerce sayfayı Okul Bilişim ve Çizgi Söğüt Gölgesi e-learning sitlerine yükledik. Bilgisayar Bilimleri eğitimine ait binden fazla sayfayı tercüme ettirdik. 30 saat video’yu tercüme etme işlemi devam etmektedir. Dünya’da bu eğitimde kullanılan e-lerning araçlarından en iyilerini sitelerimize yükledik ve tüm örneklerini internetten araştırdık. Yine 1,000’den fazla sayfa tercüme için sıradadır.

Bu vesile ile Harward Üniversitesinden Dr. David J. Malan, Hendirx Kolejin’den Dr. Carl Buch, Genova Üniversitesinden Dr. Giuliano Donzellini ve Dr. Domenico Ponta, Hamburg Üniversitesinden Dr. Norman Hendrich başta olmak üzere MIT ve Berkley’den tutun Columbia EAFIT üniversitesine kadar onlarca öğretim görevlisi ile görüştüm ve halâ iletişim halindeyim. Tüm çevirileri, ders araçlarını onların izni ile kullanıyorum. Future-Learning Konferansı’na Bilgisayar Mimarisi eğitimi konusunda bir bildiri hazırlıyorum.

“Türkiye İşlemcisini Tasarlıyor” yarışması aslında mühendislik eğitiminde temel süreçlerden olan bir PBL (Project Based Learning) proje bazlı öğrenmedir. Bilim ve teknolojinin paralelliğini sağlamak amacı ile düşünülmüştür. Asıl amacımız;

• Yenilikçilik ve teknik eğitimin Türkiye’deki gelişimine destek olmak
• Gençlerde yaratıcılığı teşvik etmek ve kendilerini göstermeleri için fırsat sağlamak
• Yenilikçilik ve uzaktan eğitim konularında kamuoyunda bilinç oluşturmak
• Türkiye’deki yenilikçi ürün geliştirme akademik çabalarını desteklemektir.

Aşağıdaki yazımda çeşitli mecralarada olduğu gibi e-grup’ta da aldığımız eleştiriler, farklı düşünceler ve kaygılara cevaplarım bulunmaktadır. Bu eleştirileri, farklı düşünce ve kaygıları aşağıdaki ana başlıklarda sıralayabiliriz:

• Samimi misiniz? Gerçekten CPU üretebilecekmisiniz?
• Gerek varmı? Neden CPU?
• Fiziksel olarak bu işlemciyi görebilecekmiyiz, elimizle tutacakmıyız?
• Bu işlemci bir işe yarayacak mı? Gerçekten kullanabilecekmiyiz?
• Cpu-Turkey çok magazinsel bir başlık değil mi?
• Zaten yapılmış birşey, abesle iştigal değil mi? Bunun yerine Pardus’u desteklemek daha doğru değil mi?

Arkadaşlar bu bir eğitim projesi, biz bu yarışma vesilesi ile sadece insanlara neler yapabileceklerini öğretmeye çalışıyoruz. Lütfen cevapları okuyunuz ve bizi destekleyiniz.

“Güzel bir fikir değil!”, “Mantıklı değil!”, “Milyarlarca USD gerekir!”

Güzel bir fikir olmasa şu anda internette bu kadar sayfa yazılmazdı! Birçok gazetede ve diğer medyada tartışıması yapılmazdı. Yarışma posterinden şu ana kadar onlarca üniversiteden istek gelmiştir.

Teknolojiyi yakından takip etmeyen insanların yapılabilirliğine ait kaygılarını anlıyorum. Milyarlaca dolar falan da gerekmiyor. Bugün Avrupa Uzay Ajansı EuroSpace ‘in uzay çalışmalarında kullandığı işemci LEON SPARC V8 bile açık kaynaklıdır, üzerinde geliştirmeler yapabilir ve aynı Linux gibi isterseniz geliştirebilirsiniz. Nasıl mı? Lütfen okumaya devam edin!

Tübider neden sınırlı kaynaklarını bu şekilde harcıyor? Neden daha az kaynakla daha büyük başarılar elde edilebilecek konulara yönelmiyor?

Konuştuğumuz öğretim görevlileri bile fikrin güzel olduğunu kabul ediyorlar. Tübider adına kaynakları harcamadan bahsederken de adil değilsiniz çünkü sadece aşağıdaki filmi bile (bize maliyeti olmamıştır) sağlamak için ciddi uğraşmanız gerekirdi.

http://www.cpu-turkey.com/

Eğer ülke kaynaklarından bahsediyorsak; bu proje vasıtası ile anlaşmaları yapılan FPGA tasarım platformlarından 100 tanesini projeye katılan öğretim görevlileri kontrolünde araştırmacı öğrencilere veriyoruz. Sadece bu bile bu anlamda çok faydalı bir çalışmadır. Bu eleştiri yapanların en azından sunum dosyasını download etme külfetine girmiş olmalarını beklerdim.

CPU tasarlama ve üretme işi, teknolojik yeterlilik açısından bakılabilecek bir konu değil!
Katılmıyorum, proje tabanlı eğitimde işlemci tasarımı tüm Dünya’da uygulanan IEEE Computing Curricula 2001 ve 2005 tarafından belirlenen Computer Science ve Computer Engineering müfredatında esastır. Bu eleştiriyi yapanların müfredattan haberleri yoktur.

Neden Almanya, Fransa, İngiltere gibi ülkeler CPU geliştirmiş değil?
Bu da yanlış, bırakın ülkeleri ve üniversiteleri bugün FPGA tasarımı ile birçok şirket kendi işlemcisini tasarlıyor. Türkiye’de de! Bugün Türkiye’de Tübitak da, Aselsan da, Vestel ve Arçelik de benzer çalışmalar var.

Tübitak’tan aldığım bilgilere göre 400 milyon taransitöre kadar bir FPGA tasarımı bugün elektronik tasarım geliştirme platformlarında sağlanabiliyor. Yarın download edilebilir bir CPU’dan bahsettiğimizde insanların şaştığını göreceğiz. Yenilikçilik hayal etmeyi ister. Hayal edemezseniz “Bu yapılamaz!” der oturusunuz.

“Beceremeyeyiz!”, “Tasarım çok zor!”, “Samimi misiniz?”, “Gerçekten CPU tasarlıyabilecekmisiniz?”
Herhangi bir işlemciyi tasarlamak sanıldığının aksine çok yüksek bir bilim konusu veya teknoloji değildir. Örneğin bir otomabilin her parçasının çalışma şeklini Türkiye’de de çoğu insan teknik olarak bilir ama sanayi haline gelmesi tamaman farklı bir süreçtir. Evet kesinlikle ciddi işlemci tasarlayacağız! Yarışmanın gereklerini yerine getirmek (sanal bir işlemci tasarlamak veya verilen işlem kodlarını gerçekleyecek bir işlemciyi fiziksel olarak meydana getirmek) için ihtiyacımız olan her türlü eğitim bugün hemen hemen tüm üniversitelerimizde okutulmaktadır. www.okulbilisim.com adresinde de benzer çalışmalar zaten vardır. Amacımız bunları tanıtmak ve eğitime olan ilgiyi arttırmaktır.

Bugünkü teknoloji ile sadece ve sadece birkaç yüz $ ile EDA (Electronic design automation ) palatformaları ile ve FPGA (Field-programmable gate array ) teknikleri ile Türkiye’de birçok kurum, üniversite ve şirktte zaten benzer çalışmalar yapılmaktadır. Türkiye’de bilim ve tekneloji seviyesi gerçekten Dünya paralelindedir.

Elle tutulabilen gerçek bir CPU” üretmek olduğuna hiç ihtimal veremiyorum? Fiziksel olarak bu işlemciyi görebilecekmiyiz, elimizle tutacakmıyız?
Bu soruyu soran insanlar da halâ 1980’lerdeki gibi kaıt kalem ile tasarım yapıldığını zannediyorlar. Tabiki tasarlıyacağız. Evet! Üstelik bundan çok daha öte ve faydalı işlerin de çıktığını göreceğiz. Basit FPGA teknolojileri bugün bize kişisel tasarımlar için bile 1 milyon taransistörlü elektronik devreler tasarlama imkanı veriyor. Tasarlanan bu işlemcilerin maliyetleri de sadece $10-20.

Bu işlemci bir işe yarayacak mı? Gerçekten kullanabilecekmiyiz?
Kimsenin 4GHz’de koşan bir Pentium 5 yapma hayali yok! En azından şu an yok, ancak bu bir başlangıç. 1966 yılında üretilen ilk Türk arabası Anadol olmasydı bugün Türkiye otomotif sanayi bu konuma gelir miydi? Atatürk zamanında açılmış uçak fabrikasını aynı zihiniyetle “pahalı” diye kapatmasaydık acaba bugün uçak sanayimiz ne konumdaydı?

Bu bir başlangıç, ancak mutlaka çıkacak ürün ve ürünler kullanılacak. Bizim bir hayalimiz var. Pardus koşan ve içinde kendi tasarımımız CPU içeren bir bilgisayar. BU bilgisayarın milyonlarcasını üretebilir ve en azından eğitimde kullanabiliriz. İnternette yüzlerce benzer örnek vardır. Dünya’da birçok şirket, üniversite veya kamu kuruluşu zaten benzer çalışmalar yapmaktadır. Neden Türkiye’de de bu yapılmasın.

Cpu-Turkey çok magazinsel bir başlık değil mi?
Evet burda bir miktar haklı olabilirsiniz ancak bu bir başlangıç. Wintel veya AMD içermeyen bilgisayar tasarlıyoruz da diyebilirdik. Yarışma süreci içinde Amerika’dan yeni gelmiş bir Yardımcı Doçent’in bana söylediğini sizlere tekrarlıyayım. “Hiç de kendinizi küçümsemeyin, bugün Türkiye’de bu teknoloji var ve bu çalışmaların artık zamanı geldi.”

Zaten yapılmış birşey, abesle iştigal değil mi? Gerek var mı? Neden CPU?
Kesinlikle katılmıyorum. “Eğer sadece okuyorsak unutabiliriz, aynı zamanda görüyorsak hatırlarız ama deneyebiliyorsak gerçekten anlamış da oluruz.” Bu sözde de belirtildiği gibi eğitimin teknolojiye yansımasının doğru yolu budur, ve ancak bu süreç bizim bir sanayi oluşturmamızı da sağlayacaktır. 20 sene sonrasını düşünün. Siz 20 sene sonra da halâ Dünya’nın her yerinde sadece Wintel kullanılacağını mı zannediyorsunuz? Tübider olarak biz üniversitelerimize yarışma süreci içinde basit imkalar sunarak doğru bir hamle yapmış olacağız. Sanayileşme süreci içinde ufak bir kıvılcım… “Hayal etmek son noktayı koymaktır.

Üniversitelere desteğin kapsamı nedir?
Ciddi görülen her çalışma için projenin herhangi bir evresinde tasarım kitleri, EDA (Elektronik Tasarım Otomasyonu) araçları veya benzer her türlü yazılım/donanım masraflarına maddi destekler sağlanabilecektir. EDA tasarım araçları ve FPGA tasarım platformları için anlaşmalarımız tamamlanmıştır. Özellikle tüm üniversiteler ile bağlantı kurup bu yönedeki çalışmaları desteklemeyi hedefliyoruz.

Aldatma olamaz mı? Değerlendirme kriterleriniz nasıldır?
Haklısınız, aldatma olabilir. Çünkü Dünya’nın birçok köşesinde benzer çalışmalar yapılıyor ve internette Verilog ve/veya VHDL ile CPU tasarımları zaten var. Bu sebeple katı bir işlem kümesi (Opcode) verdik ve bu işlem kümesi etrafında çok farklı argumanları (teknik olduğu için vermiyorum) esnek tutuk. Her yarışmacıyı projelerinin değişik aşamalarında takip edeceğiz. Finale kalan yarışmacılara sunum yaptıracağız. Çalışmaların özgün olmasına dikkat edeceğiz. Birçok değerlendirme kirterimiz var.

Değerlendirme kirterleri içinde örneğin; vereceğimiz makina dilinde bir programı kendi tasarımlarında koşmasını ve bu işlemi kaç saat darbesiyle yaptığının ölçümesi var. Altdama ve adil kalamama zordur. Akademik çalışmalar için Juri değerlendirmesi yeterli olacaktır.

İçinde bu heyecanı duymayan arkadaşlara J.F. Kennedy’in tarihi konuşmasını dinlemelerini ve bu projeye tekrar bakmalarını öğütlerim.

“No nation which expects to be the leader of other nations can expect to stay behind in the race for space.”
“Diğer milletlere lider olma yolunda ilerleyen bir ulus, bu uzay yarışında geri kalamaz.”

“We choose to go to the Moon in this decade and do the other things, not because they are easy, but because they are hard.”
“İçinde bulunduğumuz on yıl içinde Ay’a gitmeyi ve diğer gerçekleştireceğimiz şeyleri kolay oldukları için değil, zor oldukları için seçtik.”

http://www.powerarena.com/index.php?option=com_content&task=view&id=32&Itemid=1

“Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır . Çalışmak! ” (Mustafa Kemal Atatürk)

 Save as PDF

2 comments to Samimi misiniz?

  • Ahmet Kaya

    Merhaba Niyazi Bey,

    FPGA ile CPU tasarlama ile ilgili olarak sitenizden yazınızı okudum. Bence haklısınız. Her şey bir fikir ile başlar, sonra projelenir daha sonra da destek ile (manevi ve maddi) ve motivasyonla (ideal) hayata geçer.

    Çalışmalarınıza nasıl katkıda bulanabilirim. Bu konuda bana geri dönüş yapabilirseniz gönüllü olarak desteklemek isterim.

    Bilginize, İyi Çalışmalar.
    Ahmet Kaya
    Yazılım Mühendisi
    +90.533.205.41.89
    ahmetsedatkaya@gmail.com

  • Niyazi SARAL

    İlginize teşekkürler. Çizgi Tagem sayfalarında yeni projelerimiz oluyor, belki onlara faydalı olabilirsiniz.

Leave a Reply